Adalet Almancası nedir? Almanca adalet nasıl denir?
Adalet Almancası: Gerechtigkeit
İçindekiler
Almanca’da “adalet” kavramı “Gerechtigkeit” kelimesiyle karşılanır. Gerechtigkeit, hak ve hakkaniyetin gözetilmesi, eşitlik, doğruluk ve yasalara uygunluk anlamlarına gelir. Hukuk sisteminde, yargı süreçlerinde ve günlük hayatta sıklıkla kullanılan bu kavram, Almanca konuşulan ülkelerde önemli bir yere sahiptir.
Gerechtigkeit Kelimesinin Kullanımı
Gerechtigkeit kelimesi Almanca’da çeşitli bağlamlarda karşımıza çıkar:
– Gerichtliche Gerechtigkeit: Adli adalet, yargı yoluyla sağlanan adalet
– Soziale Gerechtigkeit: Sosyal adalet, eşitlik ve hakkaniyetin gözetilmesi
– Göttliche Gerechtigkeit: İlahi adalet, dini/ahlaki açıdan adaletin sağlanması
– Jemanden zu Gerechtigkeit verhelfen: Birine adalet sağlamak, hakkını teslim etmek
– Für Gerechtigkeit kämpfen: Adalet için mücadele etmek
– Gerechtigkeit walten lassen: Adaletin tecelli etmesine izin vermek
Gerechtigkeit kavramı, Almanca konuşulan toplumlarda yargı sisteminden günlük ilişkilere kadar geniş bir kullanım alanına sahiptir.
Gerechtigkeit ile Eş Anlamlı Kelimeler
Almanca’da “adalet” kavramını ifade eden başlıca eş anlamlı kelimeler şunlardır:
– Rechtschaffenheit: Dürüstlük, doğruluk
– Fairness: Adillik, hakkaniyet
– Unparteilichkeit: Tarafsızlık
– Billigkeit: Hakkaniyetlilik
– Integrität: Bütünlük, dürüstlük
Bu kelimeler, adalet kavramının farklı yönlerini vurgulayarak, hukuki, ahlaki ve sosyal boyutlarını yansıtır.
Gerechtigkeit ile Zıt Anlamlı Kelimeler
Almanca’da “adalet”in zıt anlamları ise şöyledir:
– Ungerechtigkeit: Haksızlık, adaletsizlik
– Willkür: Keyfilik, hukuksuzluk
– Parteilichkeit: Taraflılık, yanlılık
– Ungleichheit: Eşitsizlik
– Korruption: Yolsuzluk
Bu kelimeler, adaletin zıddını, hak ve hakkaniyetin gözetilmemesini ifade eder.
Günlük Hayattan Örnekler
Almanca konuşulan bölgelerde adalet kavramı günlük hayatın pek çok alanında karşımıza çıkar:
– Das Gericht hat in diesem Fall Gerechtigkeit walten lassen. (Mahkeme bu davada adaletin tecelli etmesine izin verdi.)
– Wir müssen für mehr soziale Gerechtigkeit in unserer Gesellschaft kämpfen. (Toplumumuzda daha fazla sosyal adalet için mücadele etmeliyiz.)
– Jeder Mensch hat ein Recht auf faire und gerechte Behandlung. (Her insan adil ve hakkaniyetli muamele görme hakkına sahiptir.)
– Die Entscheidung des Richters war von Unparteilichkeit und Gerechtigkeit geprägt. (Hâkimin kararı tarafsızlık ve adalet anlayışıyla şekillenmişti.)
Görüldüğü üzere, Almanca konuşulan toplumlarda adalet kavramı, hukuk, siyaset, sosyal yaşam gibi pek çok alanda önemli bir yer tutar ve günlük dilde sıklıkla kullanılır.