LİDYA UYGARLIĞI

Lidya, Menderes ve Gediz Irmakları arasındaki bölgedir. Bu bölgenin ismi ile anılan millet olan Lidyalılar Hint – Avrupa kavmindendir. M.Ö 687 – M.Ö. 546 arasında yaşamışlardır. Başkent Sardeş’tir. Milattan önce 680’de kurulan devletin ilk kralı Giges’tir. Güçlü bir komutan olma özelliği gösteren Giges devlet sınırlarını Kızılırmak’a kadar genişletmiştir. Kimmerlerle uzun süre savaşlar yapmıştır.
Uygarlığın en ileri olduğu dönemlerdeki krallarının kronolojik sıralamasına bakmak gerekirse; Gyges (M.Ö. 680-652), Ardys (M.Ö. 652-625), Sadyattes (M.Ö. 625-610), Alyattes M.Ö. 610-575
Kroisos (M.Ö. 575-546) şeklinde sıralanabilmektedir.
Parayı kullanan ilk kullanan medeniyet olan Lidyalılar para olarak altın, gümüş ve elektrolit kullanmıştır. Son kral Kroisos dönemi uygarlığın en zengin ve parlak dönemini oluşturmaktadır.
Lidya’da Dil
Milattan önce yedinci yüzyılda kullanılmaya başlanan dil yine milattan önce birinci yüzyıldan itibaren kullanılmamaya başlamıştır. Ve zamanla ölü bir dil halini almıştır.
Sardes’te yapılan kazılar sonucunda milattan önce 5. ve 4. Yüzyıla ait Lidya dilindeki eserler bulunmuştur. Ve bu metinlerde yer alan alfabeye bakıldığında ise alfabe Doğu Yunan alfabesinden türemiştir.
Anadolu’dan çok Batıdan etkilenen toplumda bulunan yazılarda Grek alfabesine benzerlikler bulunmaktaydı. Sardes’te 100 civarında bulunan yazıtlarda bu azı türü kullanılmıştır.
Lidya’da Din
Dini yapı ile ilgili çok bir bilgi bulunmamakla birlikte İyonya etkisi ile şekillenmiştir. Ancak ana Tanrıça Kibele saygın bir noktadadır. Zeus, Apollo ve Artemis gibi birçok Yunan tanrısına tapılmaktaydı. Tümülüs denilen mezarlar bulunmaktaydı. Tümülüs denilen mezarlar süslü mermer kaplamalar bulunmakla birlikte ölümden sonraki yaşama inanç bulunmaktaydı. Ölüleri gömme geleneği bulunmaktaydı.
Sosyo Ekonomi
Para; bir mal ve iş gücü karşılığında, sikkenin kullanımı öncesinde tahıl ürünleri, baltalar, sığır ve birtakım madeni ağırlıklar para olarak kullanılmıştır. Ancak daha sonrasında ağırlığı belli, devletin arma ya da işaretinin yer aldığı kime ait olduğu, yuvarlak ve küçük metal parçalardan oluşmaktaydı. Sikkelerin üzerinde yer alan resimlere ‘tip’ denilmekteydi. İlk sikkelerde sadece ön yüzde tip er alırken daha sonra arka yüzde de yer almaya başlamıştır. İlk başlarda aslan ya da boğa başı resmedilirken zaman içerisinde kentleri ve yöneticileri simgeleyen tipler yer almaya başlamıştır.
Sikkelerde yer alan yazılar yer almaktaydı. Bu yazılarda ise sikke basan halkın veya yöneticinin adı, sikkenin basımından sorumlu memurun adı ve sikke tipini açıklayan bilginin yanı sıra tarih ve birim bulunmaktaydı.





Bunları da beğenebilirsin
yorum Yap