İngilizce “Kusura Bakmayın” Nasıl Denir?
Merhaba arkadaşlar! İngilizce öğrenmek isteyenler için bugün “kusura bakmayın” ifadesinin İngilizce karşılıklarını ve kullanım örneklerini inceleyeceğiz.
İngilizce’de “kusura bakmayın” anlamına gelen iki temel ifade vardır: “Excuse me” ve “Sorry”. Bu iki ifade arasındaki farkları da açıklayacağız.
“Excuse Me” Kullanımı
“Excuse me” genellikle dikkat çekmek, bir şey istemek veya birini rahatsız etmek için kullanılır. Örneğin:
– Excuse me, bu sandalye boş mu? (Excuse me, is this seat taken?)
– Excuse me, affedersiniz, size bir soru sorabilir miyim? (Excuse me, may I ask you a question?)
– Excuse me, geçebilir miyim? (Excuse me, may I get through?)
Görüldüğü gibi “Excuse me” daha resmi ve nazik bir ifadedir. Özellikle yabancı birisiyle iletişim kurarken veya tanımadığınız insanlara hitap ederken kullanılır.
“Sorry” Kullanımı
“Sorry” ise daha samimi ve kişisel bir ifadedir. Özür dilemek, pişmanlık göstermek veya yanlış bir şey yaptığınızı belirtmek için kullanılır. Örneğin:
– Sorry, geç kaldım. Trafik çok yoğundu. (Sorry, I’m late. There was a lot of traffic.)
– Sorry, eşyalarınızı karıştırdım. (Sorry, I mixed up your things.)
– Sorry, seni rahatsız ettiğim için. (Sorry for disturbing you.)
“Sorry” daha duygusal bir anlam taşır ve genellikle yakın çevremizle iletişimimizde kullanırız.
Günlük Hayattan Örnekler
Peki, “Excuse me” ve “Sorry” ifadelerini günlük hayatta nasıl kullanabiliriz? İşte birkaç örnek:
– Excuse me, metro istasyonuna nasıl gidebilirim? (Excuse me, how can I get to the metro station?)
– Sorry, seninle dün akşam konuştuğum için. Biraz gerginim o gün. (Sorry about our conversation last night. I was a bit stressed that day.)
– Excuse me, bu restoranda yer var mı? (Excuse me, is there a table available in this restaurant?)
– Sorry, seni rahatsız ettiğim için. Çok gürültü yapıyordum. (Sorry for disturbing you. I was making a lot of noise.)
Gördüğünüz gibi, “Excuse me” daha resmi ve nezaket ifadesi olarak, “Sorry” ise daha samimi ve özür dileme anlamında kullanılır. Ancak her ikisi de İngilizce’de “kusura bakmayın” anlamına gelir ve günlük iletişimimizde sıklıkla kullanırız.
Umarım bu açıklamalar sizlere yardımcı olmuştur. İngilizce öğrenirken bu ifadeleri doğru bir şekilde kullanmaya özen gösterin. Kendinizi geliştirmek için de günlük hayattan daha fazla örnek cümle pratiği yapmanızı öneririm. İyi çalışmalar!
