Perde Almancası nedir? Almanca perde nasıl denir?

Perde Almancası nedir? Almanca perde nasıl denir?
Gönderi Tarihi: 30.05.2025

Perdenin Almanca Karşılığı: Der Vorhang

Perde kelimesinin Almanca karşılığı “der Vorhang”dır. “Der” erkek cinsiyetli bir artikeldir ve “Vorhang” da erkek cinsiyetli bir isimdir. Almancada cinsiyetler önemlidir, bu nedenle “der Vorhang” denmesi gerekir.

“Vorhang” kelimesi, pencere, kapı veya diğer açıklıkları kapatmak veya örtmek için kullanılan kumaş veya başka malzemeden yapılmış bir nesneyi ifade eder. Pencerelerde, kapılarda veya sahne gibi yerlerde kullanılan perdelere “der Vorhang” denir.

Örnek cümleler:
– Ich hänge neue Vorhänge in mein Wohnzimmer auf. (Oturma odama yeni perdeler asıyorum.)
– Der Vorhang ist zu lang und muss gekürzt werden. (Perde çok uzun ve kısaltılması gerekiyor.)
– Zieh den Vorhang zu, damit das Zimmer dunkler wird. (Odanın daha karanlık olması için perdeyi kapat.)

Perde Çeşitleri ve Almanca Karşılıkları

Perdelerin çeşitli tipleri ve Almanca karşılıkları şöyledir:

– Stor (Stor perde)
– Gardine (Tül perde)
– Jalousie (Jaluzi)
– Rollladen (Rulo perde)
– Verdunkelungsrollo (Karartma perdesi)

Örnek cümleler:
– Ich hänge neue Gardinen in mein Schlafzimmer auf. (Yatak odama yeni tül perdeler asıyorum.)
– Lass uns Rollladen runter, damit es drinnen kühler wird. (Içerisi daha serin olsun diye rulo perdeleri indirelim.)
– Die Jalousie lässt sich leicht öffnen und schließen. (Jaluzi kolayca açılıp kapanıyor.)

Perde Kullanımı ve Almanca Deyimler

Perdeler günlük hayatımızda sık sık kullandığımız nesnelerdir. Perdelerin kullanımıyla ilgili Almanca deyimler de vardır:

– Hinter verschlossenen Türen (Kapalı kapılar ardında)
– Etwas vor Augen halten (Bir şeyi gözler önüne sermek)
– Den Vorhang lüften (Perdeyi aralamak)
– Jemanden den Vorhang zeigen (Birine gerçeği göstermek)

Örnek cümleler:
– Die Verhandlungen fanden hinter verschlossenen Türen statt. (Görüşmeler kapalı kapılar ardında gerçekleşti.)
– Der Skandal wurde schließlich vor Augen gehalten. (Skandal sonunda gözler önüne serildi.)
– Lass uns den Vorhang mal ein bisschen lüften. (Gelin perdeyi biraz aralayalım.)
– Ich muss dir leider den Vorhang zeigen – die Wahrheit sieht anders aus. (Maalesef sana gerçeği göstermem gerekiyor – durum farklı.)