Kabin bagajı İngilizce ne anlama gelir? Kabin bagajı İngilizcede nasıl söylenir?

Kabin bagajı İngilizce ne anlama gelir? Kabin bagajı İngilizcede nasıl söylenir?
Gönderi Tarihi: 24.05.2025

Kabin Bagajı İngilizcede Nasıl Söylenir?

Kabin bagajı İngilizcede “cabin baggage” veya “hand luggage” olarak söylenir. Ayrıca “carry-on luggage” ifadesi de sıklıkla kullanılır. Uçak yolculuklarında yanınızda taşıyabileceğiniz ve kabin içine koyabileceğiniz küçük boyuttaki bavul, çanta veya valizlere kabin bagajı denir.

Kabin Bagajının Anlamı ve Kullanımı

Kabin bagajı, uçak yolculuklarında yolcuların uçağın içinde yanlarında taşıyabildikleri, genellikle küçük boyutlu ve el bagajı olarak sınıflandırılan valizler, çantalar ve paketlerdir. Kabin bagajı, yolcuların uçuş sırasında ihtiyaç duyabilecekleri eşyaları (cüzdan, telefon, kitap, dergi, atıştırmalık vb.) yanlarında bulundurabilmelerini sağlar. Kabin bagajının boyut ve ağırlık sınırları havayolu şirketleri tarafından belirlenir.

Kabin Bagajı İçin Örnek Cümleler

– “I only have a small cabin baggage, so I can take it on the plane with me.”
(Sadece küçük bir kabin bagajım var, bu yüzden uçağa yanımda alabiliyorum.)

– “Make sure your cabin baggage fits in the overhead compartment before boarding the plane.”
(Uçağa binerken kabin bagajınızın üst rafa sığdığından emin olun.)

– “The airline allows you to bring one piece of cabin baggage per passenger.”
(Havayolu şirketi yolcu başına bir parça kabin bagajı getirmenize izin veriyor.)

– “I prefer to travel light and only take a cabin baggage instead of checking in a large suitcase.”
(Hafif seyahat etmeyi tercih ediyor ve büyük bir valizden ziyade sadece kabin bagajı alıyorum.)

Kabin bagajı, uçak yolculuklarında yolcuların yanlarında taşıyabildikleri, genellikle küçük boyutlu ve el bagajı olarak sınıflandırılan valizler, çantalar ve paketlerdir. İngilizcede “cabin baggage”, “hand luggage” veya “carry-on luggage” olarak ifade edilir. Yolcuların uçuş sırasında ihtiyaç duyabilecekleri eşyaları yanlarında bulundurabilmelerini sağlar.