Toplu taşıma İngilizce ne demek? İngilizce toplu taşıma nasıl denir?

Toplu Taşıma İngilizcesi: “Public Transportation” veya “Mass Transit”

İngilizce’de “toplu taşıma” kavramı için iki yaygın kullanım vardır: “public transportation” ve “mass transit”. Her iki terim de kamu tarafından sağlanan ve çok sayıda yolcunun kullandığı ulaşım sistemlerini ifade eder.

“Public transportation” daha genel bir terimdir ve otobüs, metro, tramvay, tren gibi çeşitli toplu taşıma türlerini kapsar. Örneğin, “I took public transportation to work this morning” cümlesi, işe giderken otobüs veya metro gibi toplu taşıma araçlarını kullandığınızı belirtir.

“Mass transit” ise daha spesifik olup, genellikle büyük şehirlerdeki yüksek kapasiteli, sık sefer yapan toplu taşıma sistemlerini tanımlar. Metro, banliyö trenleri ve hızlı otobüs hatları “mass transit” olarak adlandırılır. Örneğin, “The city has an extensive mass transit system with subways and commuter rails” cümlesi, şehrin geniş kapsamlı toplu taşıma ağına sahip olduğunu vurgular.

Toplu Taşıma Türleri

İngilizce’de toplu taşıma türleri için çeşitli terimler kullanılır:

– Bus (Otobüs)
– Subway (Metro)
– Train (Tren)
– Commuter rail (Banliyö treni)
– Light rail (Hafif raylı sistem)
– Streetcar (Tramvay)
– Ferry (Feribot)

Örneğin, “I take the bus to work every day” cümlesi, işe gitmek için otobüs kullandığınızı belirtir. “The subway is the fastest way to get downtown” cümlesi ise merkezde en hızlı ulaşım aracının metro olduğunu ifade eder.

Toplu Taşıma Kullanımı

İngilizce’de toplu taşıma ile ilgili günlük hayattan örnekler:

– “What time does the last bus leave the station tonight?”
– “I need to take the train to the airport, what platform does it depart from?”
– “The traffic is terrible, I think I’ll take the subway instead of driving.”
– “Let’s take the ferry across the river, it’s a nice way to see the city.”
– “The mass transit system in this city is very efficient, I rarely have to wait long for a bus or train.”

Toplu taşıma, çevre dostu, ekonomik ve erişilebilir bir ulaşım seçeneği olduğu için İngilizce konuşan ülkelerde yaygın olarak kullanılır. Özellikle büyük şehirlerde, kişisel araç kullanımına kıyasla daha pratiktir.